TÜRKONFED ve TÜSİAD’ın yeni dönem vizyonlarını iş insanları ile paylaşmak
üzere düzenlediği ‘Anadolu Buluşmaları’nın ilk etkinliği Mersin’de düzenlendi.
ÇUKUROVASİFED ev sahipliğinde gerçekleşen etkinlikte TÜSİAD Yönetim Kurulu
Başkanı Simone Kaslowski, “Bu süreçten ancak ve ancak doğru mücadele
araçlarını doğru zamanlama ile kullanırsak en az hasarla çıkmamız mümkün
olabilir” ıfadesını kullanırken, TÜRKONFED Yönetim Kurulu Orhan Turan ise “Ülke
olarak hiç vakit kaybetmeden riskleri azaltılmasıyla birlikte yaşanan badirelerin
atlatılacağı” vurgusu yaptı.
TÜRKONFED ve TÜSİAD iş birliğiyle düzenlenen ‘Anadolu Buluşmaları’nın ilk toplantısı
ÇUKUROVASİFED ev sahipliğinde Mersin’de düzenlendi.
Buluşmada TÜRKONFED’in “Yeni Dönem, Yeni Ufuklar” vizyon belgesi
ile TÜSİAD’ın “Yeni bir Anlayışla Geleceği İnşa: İnsan, Bilim, Kurumlar” raporu iş insanları ile
paylaşıldı.
Simone Kaslowski: “Rusya’nın Ukrayna’yı işgal girişimi ekonomide riskleri daha da
artırdı”
Anadolu Buluşmaları toplantısının açılışında konuşan TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı
Simone Kaslowski, “Türkiye’nin küresel para politikasında değişimin eşiğinde emsallerine göre
tercih ettiği farklı patika, Rusya’nın Ukrayna’yı işgal girişimi ile riskleri daha da artırdı. Savaşla
birlikte küresel ölçekte artmaya başlayan fiyatları da göz önünde bulundurarak, enflasyona karşı
atacağımız adımlarda çok daha temkinli olmamız gereken bir sürece girdik. Hem dış finansman
ihtiyacımız çok yüksek ve her geçen gün yükseliyor hem dövize erişim maliyeti artıyor hem de
içeride şiddetli bir refah kaybı mevcut. Maalesef bu süreç de yüzde 11 gibi son derece yüksek
büyüdüğümüz bir dönemde gerçekleşiyor. Nasıl bir büyüme tercih ettiğimizi tekrar
değerlendirmeliyiz. Bugünkü gibi hızlı ve yüksek gözükürken aslında fakirleştiren bir büyüme mi
istiyoruz yoksa fiyat istikrarının öncelikli olduğu, kalkınmayı sağlayan, refahı artıran sürdürülebilir
bir büyüme modeli mi istiyoruz? Bugün itibarıyla ekonomide temenni ettiklerimizden her geçen
gün uzaklaştığımızı, halihazırda açıklanan tüm rakamlar net ortaya koymakta. Üstelik henüz bu
rakamlarda savaşın da etkisini görmüş değiliz” dedi.
Tüm bu gelişmeler ışığında 2022 yılının zor geçeceğini vurgulayan Kaslowski, şöyle devam etti;
“Türkiye ekonomisi, krizlerle mücadeleyi iyi bilen, doğru adımlar atıldığı takdirde esnek ve güçlü
bir ekonomidir. Bu süreçten ancak ve ancak doğru mücadele araçlarını doğru zamanlama ile
kullanırsak en az hasarla çıkmamız mümkün olabilir.”
“Geleceğe yeni bir anlayışla bakmak lazım”
Türkiye’nin içinde bulunduğu sarmaldan, geleceğe yeni bir anlayışla bakarak çıkabileceğini
belirten TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski, şunları söyledi: “İki yıl süren pandemi, evrensel
bir sağlık krizinin yarattığı yeni şartlar, artmakta olan enflasyon, enflasyonla derinleşen ekonomik
sıkıntılar ve toplumsal eşitsizlikler, iklim krizi, jeopolitik gerilimler, savaşın toplumsal ve ekonomik
etkileri geleceğe umutla bakmamızı zorlaştıran bir ruh halini beraberinde getirebiliyor. Ancak tam
da bu tür zamanlarda ihtiyacımız olan yaklaşımın, içinde bulunduğumuz sarmaldan çıkmanın
yolunun, geleceğe yeni bir anlayışla bakmak olduğuna inanıyoruz.”
TÜSİAD’ın ‘Yeni Bir Anlayışla Geleceği İnşa’ çalışmasının temel noktasını da aktaran Kaslowski,
“Bir ülkenin refahının asıl belirleyicisi artık ne yer altı kaynakları ne fiziksel sermaye ne de ucuz
emeğe dayalı üretimdir. Günümüzde refahın asıl belirleyicisi bir ülkenin maddi olmayan
kaynaklarıdır. Biz bu maddi olmayan kaynakları kısaca ‘insan, bilim ve kurum’ olarak özetledik.
Yani insanın yetkinliklerinin geliştirilmesi; bilim-teknoloji ve inovasyona önem verilmesi;
ekonomiden demokrasiye tüm alanlarda güvenilir ve kapsayıcı kurumlar ve kuralların yerleşmesi.
Ancak ve ancak bu üç unsurda eş zamanlı ilerleme kaydettiğimiz takdirde sürdürülebilir
kalkınmayı başarabiliriz. Hedefimiz; ekonomik olarak gelişmiş, uluslararası alanda saygın,
toplumsal olarak eşitlikçi ve adil, yeşil dönüşümü başarmış çevreci bir Türkiye olmaktır” dedi.
Orhan Turan: “Dünya için zor geçecek bir döneme kırılgan bir ekonomiyle giriyoruz”
Konuşmasına Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısının etkilerine değinerek başlayan TÜRKONFED
Yönetim Kurulu Orhan Turan, “Yaşanılan insani krizi yalnızca bölgemiz değil ekonomilerin ve
en önemlisi bilginin bütünüyle küreselleştiği günümüzde tüm dünya hissediyor. Üstelik tüm dünya
için zor geçeceği çok net olan bir dönemece, ne yazık ki çok kırılgan ve istikrarsız bir ekonomiyle
giriyoruz. Faiz indirme politikasının ve rekabetçi kur politikasının bir sonucu olarak enflasyon çok
yüksek oranlara çıktı ve kendimizi yüksek kur, yüksek faiz, yüksek enflasyon sarmalının
içerisinde bulduk. Bu tablo, Türkiye’nin üreten, yatırım yapan, istihdam yaratan kesimlerini, başta
nakit akışı, işletme sermayesi ve finansmana erişim olmak üzere pek çok alanda ciddi ölçüde
zorlanıyor. İş insanlarımız bu öngörülemez ortamda bütçe ve yatırım yapamıyor. Ülke olarak hiç
vakit kaybetmeden riskimizi düşürmemiz, ulusal ve uluslararası yatırımcılara güven verecek bir
iklimi yaratmamız, demokratik ve ekonomik reformlar ile de bu iklimi kalıcı hale getirecek adımları
bir an önce atmamız gerekiyor. Çünkü biz biliyoruz ki, Türkiye bugüne kadar tüm badireleri,
kaygılarını değil hayallerini büyüterek atlatmıştır” dedi.
“Yeni bir ufka ve stratejiye ihtiyacımız var”
Türkiye’nin bir dönüşümün eşiğinde olduğunu vurgulayan Turan şöyle devam etti; “İnsan ve
çevrenin odağında olduğu bu dönüşüm sürecinde ‘yeşil ve dijital’ bir ekosisteme doğru evriliyoruz.
İklim değişikliği odaklı yeşil ekonomiye geçişi esas alan, dijitalleşmeyi bir kaldıraç olarak kullanan,
yeni girişimleri destekleyen, araştırma-geliştirme çalışmalarının önünü açan, KOBİ’lerin
kapasitesini güçlendiren, küresel ekonomide etkin bir aktör olmayı hedefleyen yeni bir ufka ve
yeni bir stratejiye ihtiyacımız var. TÜRKONFED olarak üç tuzak olarak tanımladığımız ‘Orta Gelir-
Orta Demokrasi ve Orta Eğitim’ Tuzakları’ndan kurtulmamız, 500 milyar dolarlık ihracata, 2 trilyon
dolarlık gayrisafi milli hasıla ile 25 bin dolarlık kişi başına milli gelire ulaşma hedefimizin de yolu
ve yöntemidir.”
TÜRKONFED Başkanı Turan konuşmasını, “Yeni Dönem, Yeni Ufuklar” vizyon belgesinde
açıkladıkları “Türkiye Hayali” ile sonlandırırken, iş insanları olarak bu dönüşüm sürecinin risklerini
ve zorluklarını göğüslemeye hazır olduklarını söyledi.
Hüseyin Kış: “Çukurovalı bilinciyle bölgemizin ve ülkemizin kalkınması için çalışıyoruz”
Çukurova Bölgesi’nin Türkiye ekonomisinin en önemli merkez üslerinden biri olduğunu ifade eden
ÇUKUROVASİFED Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Kış ise “Bölgemiz verimli toprakları,
insan kaynağı, sağlık, tarım, turizm, sanayi, lojistik gücüyle birbirini tamamlayan ve bu alanlarda
yatırıma hazır, güçlü bir bölgedir. Bununla birlikte denizaşırı çalışmalarla ülkemizden Orta Doğu,
Afrika ve Avrupa’ya açılan bir kapı olup, ithalat ve ihracat konusunda hedefleri olan bir bölgeyiz.
Bizler bu bölgede Adana ve Mersin olarak ayrı ayrı değil bir Çukurovalı bilinciyle adımlarımızı
atıyor ve bölgemizin daha çok kalkınmasında güçlü bir metropol olarak hareket ediyoruz. Bununla
birlikte ülkemizin kalkınması adına yapacağımız her çalışmada, sağlam adımlarla ve Türk iş
dünyasının ortak hedeflerinden sapmadan bölgemize katma değer sağlayacağımıza inanıyoruz”
açıklamasında bulundu.
İş insanlarıyla fikir alışverişi yapıldı
Açılış konuşmalarının ardından TÜSİAD’ın “Yeni bir Anlayışla Geleceği İnşa: İnsan, Bilim,
Kurumlar” raporunun detayları, raporun Proje Koordinatörü Hüsamettin Onanç tarafından
paylaşıldı. Toplantıda ayrıca iş insanlarının görüşleri dinlendi ve fikir alışverişinde bulunuldu.
TÜRKONFED ve TÜSİAD’ın Anadolu Buluşmaları, Mersin’den sonra farklı illerde devam edecek.